ptesi günü arkadaşla hasatanede oturup çok az ve çeşitsiz hasta baktığımızdan ve bu dağ başında köreldiğimizden bahsederken aklıma bir fikir geldi.
bi karavan içinde muayene masası ,ultrason cihazı,ekg,biyokimya cihazı olsun.
köylere hastaneye gelemeyen hastaların,hiç doktor yüzü görmemiş gebelerin,pratisyen hekime bile zor ulaşan ciddi kalp hastalığı olan hastaların yanına ulaşalım.hem onlara bir faydamız olur hem biz hasta bakmış oluruz hemde bukadar çokhasta bakarsak bilimsel olarakta yayın yapma hitimalimiz olur diye düşündük.
nasıl heyecanlandım anlatamam..
daha başhekimle görüşmeden kendimizi attık hastaneden.
biyerden duymuştum.AB'nin bu şekilde desteklediği projeler varmış diye.
tesadüfen gördüğüm bir binada ki valilik birimine gittik önce.
görevli uzmanın gözleri parladı projeyi duyunca ama başvuru tarihi haziran ayında bitmişti.bize gelecek sene için ok verdi ama biz gelecek seneye kadarvakit kaybetmek istemiyorduk.
bizi önce başkabir merkeze sonrada belediyeye yönlendirdiler.
bi öğrendikki öyle bir araç varmış 2 yıl önce hibe edilen.doktor olmadığından olece duruyomuş garajda.içinde yok yok olan.mükemmel dizyn edilmiş bir tır.
aman allahım nasıl olur süper felan derken kendimizi başkan yardımcısıyla konuşurken bulduk.
herkes çok mutluydu.biizim gibi idealist doktorlara çok ihtiyacı olduklarını vs sölediler.ki biz para vs talep etmiyorduk kesinlikle ve hafta sonu tatilinde gideecektik köylere...
10 günlük bir deneme dönemi için anlaşıp başka iki kuruma gittik ertesi gün bazı kitler hakkındakonuşmak için.son gittiğimiz kuruma ole umutlu girmişimki anlaşılan.şube müdürünün bize böyle bişe olamıyacağını anlayabilmem için 2 kere tekrar etmesi gerekti.kafamızdan nasıl bole bir proje hazırladığımızı gidiyomuş gibi nasıl kendimize göre plan yapabildiğimizi sordu.kurumumuzdanda halen izin almadığımızı soleyince bizi kibarca kovdu.yada kovmaktan beter etti..
ben saat 17:00de ismini vermek istemediğim bir müdürlüğün önünde olece kalakaldım.
deli oldum,sinir oldum,bürokrasiden ve siyasetten nefret ettim.
ve birkez daha bu ülkeden gitmek için herşeyi yapacağıma yemin ettim.
2 Ekim 2010 Cumartesi
21 Eylül 2010 Salı
karar vermek verememek!!
hayatım şu anda a b c d ihtimalleriyle dolu.hemde küçük değil hayatımı tümden değiştirecek hepsi birbirinden kötü ihtimaller.
konuşmaya yazmaya mecalim yok.kafam dolu.moralim bozuk.ne yapacağımı bilmez haldeyim.tek başıma olsam neyse ama bir eşim ve herşeyden habersiz bir kuzucuğum var.
Allah'ım nolur yardım et.keşke 5 yıl sonrasını biran görebilsem.vereceğim kararın sonucunu görebilsem..
çıldırmak üzereyim.
dua edin benim için olurmu?
konuşmaya yazmaya mecalim yok.kafam dolu.moralim bozuk.ne yapacağımı bilmez haldeyim.tek başıma olsam neyse ama bir eşim ve herşeyden habersiz bir kuzucuğum var.
Allah'ım nolur yardım et.keşke 5 yıl sonrasını biran görebilsem.vereceğim kararın sonucunu görebilsem..
çıldırmak üzereyim.
dua edin benim için olurmu?
14 Eylül 2010 Salı
uzaktan eğitim-istanbul ünv.
hafta sonu öylesine internette dolaşırken bir baktımki aradığım sertifika programı istanbul üniversitesinde başlayacak.hemde uzaktan eğitim merkezinde hemde 5 günlük.
çıldırdım resmen.ve tabi bu kadar nasıl denk gelebilir ve nasıl ben tesadüfen buldum bu programı diye sevindirik oldum(google'a istanbul yazcağıma istanbsl yazmışım altta istanbul ünv çıkınca bi bakayım deyip enstitü yerine merkezlere girip vs vs tıklayıp bu programı buldum çünkü)
merkeze mail attım ama cevap alamadım.yarın hocalara mail atıcam bakalım şartlar nelermiş,ben katılabilirmiyim diye..
hastalıkların moleküler temeli konulu bir program.moleküler tıp ve genetiğe hayran birisi ve mesleki anlamda tek hayali genetik bir çalışma programında danışman olmak olan bir doktor olarak daha ne isterimki ben..
çıldırdım resmen.ve tabi bu kadar nasıl denk gelebilir ve nasıl ben tesadüfen buldum bu programı diye sevindirik oldum(google'a istanbul yazcağıma istanbsl yazmışım altta istanbul ünv çıkınca bi bakayım deyip enstitü yerine merkezlere girip vs vs tıklayıp bu programı buldum çünkü)
merkeze mail attım ama cevap alamadım.yarın hocalara mail atıcam bakalım şartlar nelermiş,ben katılabilirmiyim diye..
hastalıkların moleküler temeli konulu bir program.moleküler tıp ve genetiğe hayran birisi ve mesleki anlamda tek hayali genetik bir çalışma programında danışman olmak olan bir doktor olarak daha ne isterimki ben..
13 Eylül 2010 Pazartesi
ne yapıyorum ben?
ne yapıyorum ben yada neyi yanlış yapıyorum?
bugün itibariyle anladımki yöneticilik vasfım yok.tamam hasta doktor ilişkilerim en azından çevremden veya hastalardan duyduğum kadarıyla çok iyi.ama yönetmek zorunda olduğum personelle ilişkilerimi bir türlü düzene oturtamıyorum.ve buda canımı sıkıyor artık.
kliniğimde düzen istiyorum.plan program istiyorum.pozitiflik istiyorum.ben kendime adıma yapıyorum ama insanlardan hatalarını düzeltmelerini uygun birşekilde isteyemiyorumki hala aynı terslikler devam ediyor.ve bugün ilkkez sinirliyim.klinik şefi böyle yaparmı bilmiyorum ama şu anda kliniği protesto ediyorum.hayır klinik dediğimde 2 elin parmaklarını geçmiyoruz ama olsun işte.olmuyorr..tamam makina değiliz ama insanların kendi negatifliklerini ,depresyonlarını bu kadar işlerine yansıtmalarına anlam veremiyorum.ki bu kişiler sanılanın aksine erkekler.konuşuyorum.yardım almalarını sağlıorum.opsiyon veriyorum.ama yok.ve en sonunda olan oldu banada bulaştı bu sabah olumsuzluk.
şimdi sakinleşip derin bir nefes alıp kliniğe geçicem.sakinleşmek için bilgisayar başına oturdum. ilk defa hastanedeblogumu açtım.onunda ayrı vicdan azabı var üstümde şimdi..
önerisi olan varmı?
bugün itibariyle anladımki yöneticilik vasfım yok.tamam hasta doktor ilişkilerim en azından çevremden veya hastalardan duyduğum kadarıyla çok iyi.ama yönetmek zorunda olduğum personelle ilişkilerimi bir türlü düzene oturtamıyorum.ve buda canımı sıkıyor artık.
kliniğimde düzen istiyorum.plan program istiyorum.pozitiflik istiyorum.ben kendime adıma yapıyorum ama insanlardan hatalarını düzeltmelerini uygun birşekilde isteyemiyorumki hala aynı terslikler devam ediyor.ve bugün ilkkez sinirliyim.klinik şefi böyle yaparmı bilmiyorum ama şu anda kliniği protesto ediyorum.hayır klinik dediğimde 2 elin parmaklarını geçmiyoruz ama olsun işte.olmuyorr..tamam makina değiliz ama insanların kendi negatifliklerini ,depresyonlarını bu kadar işlerine yansıtmalarına anlam veremiyorum.ki bu kişiler sanılanın aksine erkekler.konuşuyorum.yardım almalarını sağlıorum.opsiyon veriyorum.ama yok.ve en sonunda olan oldu banada bulaştı bu sabah olumsuzluk.
şimdi sakinleşip derin bir nefes alıp kliniğe geçicem.sakinleşmek için bilgisayar başına oturdum. ilk defa hastanedeblogumu açtım.onunda ayrı vicdan azabı var üstümde şimdi..
önerisi olan varmı?
12 Eylül 2010 Pazar
bayram geldi hoş geldi!!
geldide geçti bile koskoca bir bayram.
uzman olmadan önce acaba hangi günü nöbetçiyim diye stresi basardı kaç gün önceden:))
geçen sene bayramda 2 aylık kolikli kuzuyla (ek olarak benim hala hafiften süren lohusa sendromumla)ankara yollarındaydım.
busenede bu dağ başındayım ama eşim kardeşim gelebildiler.annem babam yanımda .kuzucum kucağımdaydı.itiraf deyim oyle güllük gülistanlık geçmedi.tartışmalı,birazda sıkıntılıydı hatta ama insanoğlu işte unutmaya meyilliyiz yoksa nasıl yaşarız.
yarın işbaşı,ingilizce ve almancaya devam.alışmamışım ya tatile.çalışasım var .şimdi biyandan ingilizce diyaloglar dinliyorum.
gözüm ntvde maçı bekliyorum.
yeni bir kitaba başladım.biraz ilerleyeyim yorumları yazarım buradan.
herkese mutlu haftalar diliyorum.bakalım neler olacak bu hafta?
uzman olmadan önce acaba hangi günü nöbetçiyim diye stresi basardı kaç gün önceden:))
geçen sene bayramda 2 aylık kolikli kuzuyla (ek olarak benim hala hafiften süren lohusa sendromumla)ankara yollarındaydım.
busenede bu dağ başındayım ama eşim kardeşim gelebildiler.annem babam yanımda .kuzucum kucağımdaydı.itiraf deyim oyle güllük gülistanlık geçmedi.tartışmalı,birazda sıkıntılıydı hatta ama insanoğlu işte unutmaya meyilliyiz yoksa nasıl yaşarız.
yarın işbaşı,ingilizce ve almancaya devam.alışmamışım ya tatile.çalışasım var .şimdi biyandan ingilizce diyaloglar dinliyorum.
gözüm ntvde maçı bekliyorum.
yeni bir kitaba başladım.biraz ilerleyeyim yorumları yazarım buradan.
herkese mutlu haftalar diliyorum.bakalım neler olacak bu hafta?
11 Ağustos 2010 Çarşamba
evim evim güzel evim..
sıcağı sevmiyoruz kuzuyla.
3 gün ayvalığa zor dayanabildik kendimizi attık serin diye tahmin ettiğimiz bir yere .ama orasıda sıcaaak sıcaak.ayrıca hiç rahat değilimm.insanların anlaşamadığı kişilerle aynı yerde olması ve bişe diyememesi nekadar zorr..hatta sinir bozucu..insanların iyi kötü nasıl olursa olsun.kendi evi gibisi yok:)
tamam kocişten ayrıyız ama en azından 15 günde bir geliyor.kuzunun düzeni bozulmamış oluyor.huyu değişmemiş oluyor. benim kafam rahat oluyor.
zaten ders çalışmam gerekiyordu.hiç gelmek istemiyordum tatile..eylül ekim en iyi zamanlar olacaktı.ama annenne ile dede çok sıkıldı.onların hatrına geldim.ama tatil bana gelmedi.okadar yoruldumki çocukla.iyice bana düştü sürekli emmek istiyor.geceleri uyumuyor.saat başı kalkıyor. sürekli ayakta sallıyorum.tabi önce emzirdikten sonra .tek iyi yanı kilo verdim:))
bakalım daha 10 gün var iznin bitmesine.hadi hayırlısıııı:))
sevgiler kocamann herkese..
3 gün ayvalığa zor dayanabildik kendimizi attık serin diye tahmin ettiğimiz bir yere .ama orasıda sıcaaak sıcaak.ayrıca hiç rahat değilimm.insanların anlaşamadığı kişilerle aynı yerde olması ve bişe diyememesi nekadar zorr..hatta sinir bozucu..insanların iyi kötü nasıl olursa olsun.kendi evi gibisi yok:)
tamam kocişten ayrıyız ama en azından 15 günde bir geliyor.kuzunun düzeni bozulmamış oluyor.huyu değişmemiş oluyor. benim kafam rahat oluyor.
zaten ders çalışmam gerekiyordu.hiç gelmek istemiyordum tatile..eylül ekim en iyi zamanlar olacaktı.ama annenne ile dede çok sıkıldı.onların hatrına geldim.ama tatil bana gelmedi.okadar yoruldumki çocukla.iyice bana düştü sürekli emmek istiyor.geceleri uyumuyor.saat başı kalkıyor. sürekli ayakta sallıyorum.tabi önce emzirdikten sonra .tek iyi yanı kilo verdim:))
bakalım daha 10 gün var iznin bitmesine.hadi hayırlısıııı:))
sevgiler kocamann herkese..
9 Ağustos 2010 Pazartesi
çook teşekkürler...
aslında yorum olarak yazdım ama sonra işkillendim.kayıt olarakda bulunsun istedimm:
''arkadaşlar hepinize teker teker çok teşekkür ediyorum önerileriniz ve zahmet edip benimle paylaştığınız için.
muhteşem ülkemin muhteşem altyapısız teknolojileri yüzünden(internet arızası,modem arızası,karşımda muhattap olarak bulduğum ciddiyetsiz insanlar derken tatil) internete çok kısıtlı girebildim. şuandada kızımla yalnız olduğum içinve uyanmasına ramak kaldığından ayrı ayrı cevap yazamıyorum.bu yüzden özür diliyorum hepinizden.
tüm önerileri not ettim ve hemen hepsinide denedim.valla insan zorda kalınca neler neler içiyomuş dimi?benki nane limona bile burun kıvırırdım:))
daha iyiyim bikaç gündür.oldukça azaldı öksürük.kuru öksürüğe birebir olan bişeyde buhar banyosu.gerçekten bakın.hani hatırlarsınız belki çocukken tencerede suyu kaynatıp üstüne battaniye örtüp içine girerdik.yada enazından bizim evde oyle olurdu.nefret ederdim ama iyi gelirdi hep.bu sefer oyle yapmadım.daha insancıl:))birşekilde çözüm yolu buldum.banyoyu buhara boğup en az 45dk içeride kalıyosunuz.ve çıktığınızda boğazınız daha rahatlamış oluyor..bi deneyin derim..
herkese sağlıklı günler diliyorum..
sevgiler...''
''arkadaşlar hepinize teker teker çok teşekkür ediyorum önerileriniz ve zahmet edip benimle paylaştığınız için.
muhteşem ülkemin muhteşem altyapısız teknolojileri yüzünden(internet arızası,modem arızası,karşımda muhattap olarak bulduğum ciddiyetsiz insanlar derken tatil) internete çok kısıtlı girebildim. şuandada kızımla yalnız olduğum içinve uyanmasına ramak kaldığından ayrı ayrı cevap yazamıyorum.bu yüzden özür diliyorum hepinizden.
tüm önerileri not ettim ve hemen hepsinide denedim.valla insan zorda kalınca neler neler içiyomuş dimi?benki nane limona bile burun kıvırırdım:))
daha iyiyim bikaç gündür.oldukça azaldı öksürük.kuru öksürüğe birebir olan bişeyde buhar banyosu.gerçekten bakın.hani hatırlarsınız belki çocukken tencerede suyu kaynatıp üstüne battaniye örtüp içine girerdik.yada enazından bizim evde oyle olurdu.nefret ederdim ama iyi gelirdi hep.bu sefer oyle yapmadım.daha insancıl:))birşekilde çözüm yolu buldum.banyoyu buhara boğup en az 45dk içeride kalıyosunuz.ve çıktığınızda boğazınız daha rahatlamış oluyor..bi deneyin derim..
herkese sağlıklı günler diliyorum..
sevgiler...''
Kaydol:
Yorumlar (Atom)